Havuz Problemi

Bana en çok "hacı arkadaşlara anlatınca taşak geçtiler benle ya, kime söylesem hadi lan dedi, kafama terlikle vurdu" deyu geliyorsunuz taşağını yediklerim. Ben bugüne kadar size bu blog üzerinden, sürekli kendinize güvenmeniz gerektiğini, onların çoğunlukta olmasının sizi ürkütmemesi gerektiğini söylüyorsam, sizi gaza getirmek için boş keseden sallamıyorum bunları. Bu yazıyı okursanız baya bi rahatlayacaksınız bu konuda zaten. 

Ekşici konusu önemli şimdi, ben onları "ekşici" diye sembolize ediyorum ama ekşici diye hitap ettiğim her insan ekşi sözlük yazarı değil, o kategoriye uyan sığırlardan bahsediyorum. Neden biliyor musun? Benim çabam Illuminati'yi çökertip Polat Alemdar olmak falan değil, zaten blog üzerinden dünya kurtarıldığı benim bildiğim kadarıyla yazının icadından beri görülmemiş bir olay. Bu son lafım absürddü, espriydi, senin anlayacağın dilde konuşayım sıfatını siktiğim: ironiydi o ironi. Artık bunları bile altyazı geçip açıklamam lazım, zira IQ'su muhtemelen 2 haneli sayılara tekabül eden entelektüel görünümlü sığırların, lafı götlerinden anlayıp nasıl çığırtkanlık yaptıklarını gözlemliyorum bir süredir.

Ekşi Sözlük nedir biliyor musun? Tanıdığım ve akranı olduğum insanlardır Ekşi Sözlük. Ciğerlerini biliyorum, aralarında yaşıyorum, ot beyinli hareketlerine sinir oluyorum, her geçen gün yüzlerine gittikçe daha da fazla vuruyorum bunları. Hümanist falan değilim olum ben, çok adam seçerim, herkesi sevmem öyle. Neyse, şimdi Ekşi'de yaş grupları istatistiğine giriyoruz. Resimlere tıklayın da büyük hallerini görün.


Heh göz kararı Ekşi'nin %60-70'i üniversite gençliği yada liseden henüz mezun olmuş insanlar. 18-25 yaş grubu işte.

Şimdi genelleme yapacam evet, fakat indir o eli, sırası gelince genelden özele de inecem, dinle önce bi.

Bu 18-25 yaş arası grup var ya, alayınızı biliyorum olum alayınızı lan. Ben bu yaş grubundakilerin 10'da 9'unu tanıyorum. Evet ekşici, tanıyorum ben seni. Sadece ismin Birkan olmuyor da Harun oluyor öyle çıkıyorsun karşıma, ya da Selin değil de Burcu oluyorsun, isme ve şekle çok takılma bu yüzden.

Bak şimdi Ekşi'de bu ahkâm kesen, hayatta henüz hiiiiiiçbir sikime derman olamadığı halde oturduğu yerden "olmamış, saçma, vasat" diye atıp tutan insanların en az yarısı bu insanlar. En az.

Bu yaş grubundakilerin "ÇOĞU" hiçbir sikimden haberi olmayan, önyargı ve dogmalar içerisinde yaşayan yobazlar. Ayrıca merak etme, marmara, yıldız teknik, istanbul üniversitesi gibi kıytırık bir okula da gitmiyorum, ukalalık olacak belki ama durumun vehametini izah etmek için söylüyorum, benim çevrem böyleyse öbürlerini düşünemiyorum bile amına koyim. O yüzden bu genellemeyi gönül rahatlığıyla yapacam sevgili sığır ekşici kardeşim. He ispat mı istiyosun? Sen bilmiyosun ama ben psikopatım olum, bekle. Please wait loading amına koyim..

Yazdığım en son HAARP konulu yazı için ekşi'de başlık açmış bir arkadaş, tabii ki altında tek kelime okumadan, bilmeden, anlamadan "saçma. heh heh lisede konuşurduk biz bunları. heh heh" adamcıkları türeyivermiş. "Takma hacı yeeaa" demeyin bana, benim mücadelem bunlara karşı çünkü.

Ben isterdim ki bu HAARP konulu yazımı "bakın o grafikler sismolojik olarak şu sonuçlara yol açarak..." falan fistan diye bilimsel verilere dayanarak çürütsünler, eleştiride bulunsunlar, bak Kuran çarpsın bunu canı gönülden isterim. Zira insanları yanlışa yönlendirmenin vebalini kaldıramam ben. Fakat hesapta nasıl çürütüldü o anasının amı uzunluğundaki HAARP yazısı biliyor musunuz taşağını yediklerim? Şöyle.

Sığır no 1:


O yazımı okuyanlar da çok biliyolar ki (bilmeyen de göz atsın HAARP yazısına), HAARP gibi doğal felaketlere yol açabilme potansiyelli bir projeyi zaten oyun kartlarından yola çıkarak ele alacak kadar gerizekalı değilim.

Ayrıca o oyun kartı ile ilgili TEK 1 KELİME bile yazmadım. Sadece ek bilgi olsun diye resim koydum ve resmin altına da 1 cümlelik, resimdeki şeyin ne olduğunu anlatan açıklama yazısı koydum, dergilerde yapıldığı gibi işte. Yazının akışı ile uzaktan yakından alakası yok yani o oyun kartının, yazıyı okumuş olanlar da bilir.

İnsan mısın lan sen? Tamam hadi sığırsın da, bak senin bu sığırlığın yüzünden insanlar bu konulardan korka korka, çekine çekine konuşuyorlar arkadaşım.

Ulan önyargılı yobaz seni, resimlerine bakarak okunacak bir blog değil ki bu, Fanatik gazetesi mi sandın lan burayı olum sen? Üstelik daha 2. entry'de göstermiş sığırlığını, konuya nötr yaklaşan birçok insan muhtemelen bu denyonun entry'si yüzünden blog'a girme gereksinimi bile duymadı.

Ayrıca "rofl" diye gülmek nedir ya, Allah kahretmesin seni asosyal zavallı, beynin çürümüş lan bilgisayar başında, olum ulaş bana da sevabına bir insan içine çıkarayım seni, 2-3 hayat gör, muhabbet gör, samimiyet gör. Gerçi yok lan ne gezdirecem seni yanımda, evladım olsan eldivenle severdim seni.

Sığır no 2 (bu favorim):


Ahahahahaha. Aynştayn ölmemiş ya la?

Sonda da "hadi dağılın" artistliği yapmış, vuuuu. Sanarsın bu entry'i ter kokulu tişörtü içerisinde bir apartman dairesinden değil de, uzun paltosu ile California sahilinde rüzgalı bir havada sigara tüttürerek yazıyor.

Sevgili arkadaşım. Benim o kadar yazıp çizmemden anladığın şey şu olmuş senin: "1993'ten beri HAARP varmış, o zaman bunun doğru olması için 1993'ten sonraki her depremi HAARP'ın yapmış olması lazım".

İşte bu kadar sığırsın.

Yetersizsin.

Kapasitesiz, başkaları tarafından kabul görme kaygılı, kasıntı bir zavallısın.

Ulan low IQ, gel bak, 3 yaşında bir çocuğa izah eder gibi anlatacam sana. Bu dünya 4,5 milyar yaşında, yani 4,5 milyar yıldır deprem oluyor. Peki bunca yıldır nasıl deprem oluyordu lan? Nasıl sığır olabiliyorsun bu kadar, seni canı gönülden tebrik ediyorum. Şimdi sırf HAARP var diye artık hiç "doğal" yollarla deprem oluşmayacak dimi, o yazıdan anladığın bu dimi? 33. dereceden bir sığırsın sen ya, grand master sığırsın.

Bu entelektüel ve zeki olduğunu düşünen 2 insancığı konu mankeni olarak seçtim. Bunları (doğal olarak kabul etmeyecek de olsalar) ekşi sözlüğün en az yarısı için gönül rahatlığıyla söyleyebilirsiniz, emin olun bundan.

Neden ekşicilerle bu kadar uğraşıyorum?

Çünkü benim kavgam esas bu önyargılı yobaz zihniyetle.

Ben buradan Rockefeller ailesine savaş mı açacam ulan? Etim ne budum ne? Ama tek tük de olsa şu sığırları ifşa edebiliyorum ya, gitgide daha fazla insana derdimi anlatabiliyorum ya, yemin ederim geceleri huzurla uyuyorum lan ehehe.

Sırf Kuran'dan ayet verdiğim için beni yobaz ve propagandacı diye yaftalayanlar böyle asalak tipler işte. Ateizmden İslam'a geçmiş birine cemaatçi diyenler bu altyapısız ve donanımsız öküzler işte. Allah'a, dinlere, peygamberlere hakaret amaçlı sataşmayı elitlik zanneden sığırlar bunlar işte.

Ekşi yazarı bir arkadaşım var, o daha da uzun yıllar ateist ve sonra deist takılıyor, en son Kuran'ı okuduktan sonra müslüman olmaya karar veriyor. Geçenlerde msn'de ona, insanların aslında yazdıklarıma içten içe hak verdiğinden, fakat bazı yazılarda İslam'dan bahsediyorum diye yazılarımı çekine çekine paylaştıklarından ya da hiç paylaşmadıklarından bahsettim. O da aynen şöye dedi.

işte ben bunu anlamıyorum ya
neden kimden cekinilio
kıçımın karması ducek diye mi 
yalnız son donem oylamalarda ben olumlu seyler fark ediorum
eskiden dinle ilgili bi entry yazınca hemen zmnın otesini boylardı
bi dogmatik grup var cidden

Olum bu çok kötü bir şey lan, şuraya bakar mısın? "İslam" kelimesi görünce bir entry'e eksi basanlar, önyargılı yaklaşanlar, başkalarını yobaz olmakla suçluyor. (oyunu sikeyim mesele o değil salak, önyargılı tutumdan bahsediyorum, eksi oy bu işin gözlem tarafı sadece, bu iş reel hayatta da böyle)

Olum ben eğer burada bir mücadele içerisindeysem, bir savaş açtıysam, haddimi bilerek seçerim rakibimi.  "Polat olacam tüm kötülere bazuka atacam ehoeheo" demiyorum ki, yel değirmenlerine karşı mücadele vermiyorum ben. Bu yobaz, önyargılı, donanımsız ve kapasitesiz haliyle sikim sikim konuşanlara savaş açıyorum ben. Kendilerine çizdikleri uyduruk hayat görüşünün "en doğrusu, en mükemmeli" olduğunu düşünen bu dogmacı kitleyi alıyorum karşıma.

Kendi görüşünü kabul etmeyen ya da kendininkine zıt bir görüş sahibi olanlara "yobaz" ve "gerici" diyen ironik dalyarakları afişe etmeye çalışıyorum ben burada daha çok.

Burada ben bunları anlatınca dünya daha iyi bir yer olmayacak biliyorum. Fakat bir ay sonra seçimlerde senin kullanacağın oy da hiçbir şeyi değiştirmeyecek. O zaman neden gidiyorsun sandığa?

Hem kendine olan saygını yitirmemek adına görüşünü ortaya koymak, hem de "1 oy 1 oydur" diye düşündüğün için değil mi?

Heh işte, 1 insan da 1 insandır aynı şekilde olum. 1 insan deyip geçme. Derdimi anlatabildiğim 1 insan da benim mutluluğumdur.

Önce sığırları insana çevirmek lazım, en zor olanı da bu...
 
Bu sığır sürüsüyle zaten yel değirmenlerine karşı nasıl mücadele verebilirsin ki?

Yel değirmenlerine savaş açacaksak en azından yanımızda bir Sanço Panza olsun sığır sürüsü yerine dimi ehehe.

Ve bir şey daha söyleyeyim. 1 oy kağıt üzerinde gerçekten de sadece 1 oydur. Yaratabileceği etki odur.

Fakat sığırlıktan insanlığa terfi etmiş, zihnini serbest bırakabilmiş, gözünü açabilmiş, 1 insanın yaratabileceği etki o kadar büyük olabilir ki, tahmin bile edemezsin.

"O 1 insan benim, insanlığı kurtaracam hihahoho" demiyorum salak, sürekli dediğim gibi, ben kimim amına koyim, sıçayım ağzıma.

Benim umudum o "1 insan"ları çıkarabilmek.

Gözünü açmasına vesile olduğum, bana mail atıp "hacı arkadaşlara anlattım, şimdi de bi kitap aldım onu okuyorum, şurda paylaştım linkini, elimden geldiğince duyurmaya çalışıyorum" diyen her "1 insan" benim yüzüme eşek kadar bir tebessüm konduruyor. O kadar içten bir tebessüm ki hem de... Ve bu tür mailler gitgide fazla geliyor, "sanırım çoğunlukta olan bu sığırların hegemonyasını yenmek o kadar da imkânsız değil lan" diye düşünmeye başlıyorum gittikçe.

O yüzden taşağını yediklerim, gözünüzü açın (tek gözünüzü değil lan, ikisini de ehehe) ve sesinizi çıkarın. Bu blog'u da paylaşın sağda solda, ya da yazıları kopyala yapıştır yapıp Facebook'unuzda kendi yazınızmış gibi paylaşın, reklam bile almıyorum olum ben bu blog'a, zevki sefa içinde yaşadığımdan değil, sadece değer verdiğim bazı kavramlar var o yüzden yapıyorum.

Bu kapasitesiz sığırlar nasıl çığırtkanlık yapabiliyorlarsa o boklu götlerine güvenerek, sizin ortalığın amına hayli hayli koymanız lazım. Nasıl ki bu sığırlar gerçeği görmezden gelmeye devam ederken, birileri utanmadan 2012 Londra Olimpiyatları'nın maskotunu tek gözlü yapabiliyorsa, nasıl ki bu gece yayınlanacak olan Eurovision'da Estonya'nın şarkısının ismi Rockefeller Street olabiliyorsa, siz de utanmadan sıkılmadan bağırın. Kavganız ise öncelikle bu büyük abilere karşı olmasın, öncelikle sığırları uyandırmamız lazım, önce kahveden adam toplamamız lazım ehehe.

Çekinmeyin olum bu kadar, onlar çekinsin, Ercan Taner deyimiyle şimdi onlar düşünsün sayın seyirciler.

Orta Çağ'da dünya yuvarlak diyen Galileo idam ediliyordu, insanlar da onunla taşak geçiyordu.

Orta Çağ mı? Bu gayet günümüz lan. Sadece isimler değişmiş.

Tıpkı Ahmet Buhan matematik kitabında bir önceki sorunun aynısı olan, fakat sadece rakamları değiştirilerek tekrar sorulmuş havuz problemi gibi...